SİNEANKET
Haftanın merakla beklenen komedi filmi 'Yaktın Beni'yi, filmin oyuncularından Hasibe Eren ile konuştuk...
'Yaktın Beni' filminde oynamanız için teklif kimden geldi?
Galiba Sarp (Apak) önermiş beni. Teklifi bizzat TMC Film'in sahibi Erol Avcı arayarak yaptı. Uzun yıllar önce birlikte güzel iki iş yapmış, bir daha çalışma fırsatımız olmamıştı. Açıkçası böyle bir yapımla eski yuvaya dönmekten dolayı çok mutlu oldum.
Karakteri ilk okuduğunuzda rolle ilgili ne düşündünüz?
Tabii ki heyecan duydum. Çünkü 'Ayyuş' daha önce sinema veya dizi piyasasında oynanmamış bir karakterdi. Kocası öldüğü için mafyanın başına geçmek zorunda kalmış Antepli bir ev hanımı... Lakabı, 'Deyze'. Torun torba sahibi, her Antepli ev kadını gibi mutfağa son derece hakim. Fakat mafya işinin ilmini öğrenmeye çalışıyor. Karakteri çok sevdim. Ama tedirgin de oldum...
'Ayyuş', filmin en dikkat çeken karakterlerinden biri. Senaryoya bire bir sadık kalındı mı, yoksa sizin doğaçlamalarınız var mı?
Birkaç küçük yerel deyim ve nida dışında doğaçlama yaptığımı hatırlamıyorum. Antep'e gidip şiveyi oturttuktan sonra sadece diyalogları uyarladım.
Filmde, yanınızda çalışanlara 'Deyzem' diye hitap etmeniz, herkesi çok güldürdü. Bu, Uğur Yücel'in fikri miydi, yoksa sizin mi?
Hiçbirimizin eklemesi değildi; Senaristimiz Uğraş Güneş'in senaryoda kaleme aldığı bir kelimeydi. Sanıyorum Uğraş bir taraftan Antepli.
Sizin sahneleriniz genelde mezbaha gibi bir yerde çekilmiş. Ölü hayvanlarla iç içe gerçekleştirilmiş çekimler zor muydu?
Evet zordu, hava da sıcaktı... Çekimler bizim için kabusa dönebilirdi. Ama başta Can (Yücel) olmak üzere ekip son derece profesyonel olduğu için hızla o sahneleri tamamlayıp başka bir gün daha o dekorda çekim yapmamamızı sağladılar. Ama 'Ayyuş' sürekli eli yemekte olan bir kadın olduğu için çekimde ocaktaki sıcak ciğeri yiyerek dilimi yaktım. Başka bir gün saatlerce içli köfte doldurduğum için ellerim et koktu falan...
Uğur Yücel ile çalışmak nasıl bir deneyim oldu sizin için?
Usta oyuncularla oynamak yükseltir, iyi hissettirir. Kaldı ki Uğur Abi tekrar komedi yapmakla ilgili son derece heyecanlı ve mutluydu. Setteki o pozitif enerji özlediğiniz bir şey oluyor. Kendisiyle oynama fırsatım hiç olmamıştı. Benim heyecandan içim içime sığmazken "Niye hiç bunca sene denk gelmedik Hasibe'ciğim, şahane oldu" deyince iyice ağzım yüzüm kayıyordu. Umarım bu iltifatlarına layık olabilirim, benim hayatımın güzel dönüm noktalarından biri oldu.
SİZCE NE İFADE EDİYOR?
Can Yücel: Yıllarca anne babasını izlediğim, hayran olduğum, annesiyle çalışırken sıkça adını duyduğum gençti benim için. Yönetmen olarak ne istediğini bu kadar net biliyor olması, netliği, mizahı ve iyi yüreğiyle o da hayranlığımı kazandı. Yeni jenerasyonun müthiş akıllarından biri olduğunu düşünüyorum.
Sarp Apak: Biricik dost, akıllı, çoook komik... Hep hayatımda olsun, hep mutlu, güzel günlerimiz olsun... Yan yana olalım istediğim şahane arkadaşım.
Gişe: Kaçamak cevap vereyim mi? (Gülüyor) Konser, sinema, tiyatro vb. sanat etkinliklerine bilet aldığımız vezne.
Kara Bela: Mizahını çok sevdiğim Burak Aksak'ın küçücük sahnelerde benim de rol aldığım yeni filmi.
Kümes: Ufuk Bayraktar'ın yazıp yönettiği; bizzat onunla ve Selen Domaç'la çok zor şartlar altında oynayarak çektiğimiz, bir türlü seyirciyle buluşmasına tanıklık edemediğimiz festival filmimiz.